Huber Köşkü Nerede, Nasıl Gidilir ? Tarihi Hakkında Bilgiler
Yalının ilk sahibi, ünlü Alman silah şirketi Krupp’un Osmanlı’daki temsilcisi Herr Auguste Huber idi. 35 dönüm korusu olan yalının ne zaman yapıldığı ve hangi mimar tarafından tasarlandığı tam olarak bilinmiyor. Ünlü mimar D’aranco’nun yapmış olma ihtimali yüksek görünüyor. Zaten ek binaların hepsinin D’aranco tarafından tasarlandığı kayıtlarda görülebilmektedir.
Binanın yer aldığı koru, ünlü Ermeni tüccar Düzoğlu ve Tıngıroğlu’ndan satın alınmıştı. Eklektik mimarinin en güzel örneklerinden birini teşkil eden yalıdaki hakim üslup art nouveaudur.
Huber ve kardeşi, Osmanlı’nın Almanya ile yakınlaşmasına paralel olarak iş hacmini büyütmüş ve Bağdat Demiryolu projesine kadar genişletmişti. Dönemin dedikodularını keyifli üslubuyla bize aktaran Duhani’ye göre, Huber ve karısı, jet sosyetesinin öncüleriymiş. Gençliğinde sirklerde at cambazlığı yapan kadın, İstanbul’a yerleştikten sonra da bu alışkanlığından arta kalan hevesle hafta sonları Boğaziçi boyunca az gezmelerine çıkmaya devam etmişti. İstanbul’un en büyük sosyete partilerinin yer aldığı köşk, işgal yıllarından Huberlerin ülkeyi terk etmesinin ardından Necmettin Molla, Almanya’ya giderek burayı sahiplerinden satın aldı. Ancak yeni malik bir süre sonra yalıyı Mısırlı Prenses Kadriye Hanım’a sattı. Kral Fuad, Hıdiv ailesini Mısır’a çağırınca Kadriye Hanım, güzel mülkünü Dame de Sion’a bağışlayıp yurduna döndü.
Yalı 1985 yılında restore edildikten sonra kamulaştırılarak Cumhurbaşkanlığı rezidansı haline getirildi.