Sveti Stefan Kilisesi Nerede, Nasıl Gidilir, Tarihi Hakkında Bilgi

Sveti Stefan Kilisesi Nerede, Nasıl Gidilir, Tarihi Hakkında Bilgi

Bütünüyle dökme demirden olan bu ‘’prefabrik ‘’ kilise Viyana’da yapılıp Tuna üzerinden Karadeniz’e oradan da İstanbul’a taşındı. Taşınma işleminden önce üretici firma bu duvarları Viyana’da test edip tek tek vidalarla birbirine tutturup statik sorunlarını inceledikten sonra İstanbul’a nakletmiş.

1892-1898 arasında yapılmış olan kiliseyle ilgili şirin bir efsane var: Bulgar cemaatinin lideri Abdülaziz’den bir kilise yapmak için izin istemiş. Buna yanaşmayan padişah sırf işi yokuşa sürmek için, ‘’ Pekala yapın ama üç içinde bitirmeniz şartıyla,’’ demiş. Bunun üzerine her şeyi önceden tasarlanmış olan kilisenin tek işi vidalanmaya kalmış. Eh, bu da birkaç aylık bir çalışma gerektiriyordur zaten. Montaj evresi, Alman bir mühendis tarafından kısa bir sürede bitirilmiş. İşin gerçeği, yapıyı tasarlayan Ermeni Mimar Hovsep Aznavur, büyük ihtimalle zeminin kagir bir yapı için yeterince sağlam olmadığını düşündüğü için dökme demiri tercih etmişti. İlk duyduğumda beni de şaşırtan bir ayrıntı işte; dökme demir, geleneksel mimari malzemelerine nazaran çok daha hafif oluyormuş meğer.

Kilisenin kurulduğu yerde, 1848 yılına kadar Stefanos Bogoridis adlı bir Bulgar’ın evi bulunmaktaydı. Bu dönemde Patrikhane, Bulgar Cemaatinin ana dilinde ayin yapabilmesi için buraya küçük bir kilise yaptırmıştı.

Dikkatli incelenmediği sürece insanın bu neo-gotik ve bazı bölümleri neo-barok  üslupla tasarlanmış olan binanın metal olduğunu anlaması pek mümkün değil.

Üç sahınlı bazilika planlı kilisenin çanları Bulgaristan’da dökülmüş. Örneğine az rastlanır olan ikonastasis duvarı görülmeye değer. ‘’ Demir Kilise ‘’ nin adındaki Sveti sıfatı ‘’ aziz ‘’ anlamına gelir. Diğer pek çok kilisenin aksine, buranın yönetimi, bürokratik sıkıntı yaşatmadan ziyaretçilerin gezip görmeleri için her türlü kolaylığı gösteriyor.