Ay Ay Bebeğin Beslenmesi Nasıl Olmalı ? Nelere Dikkat Edilmeli ?

Photo of author

By Bilgio.Net

Ay Ay Bebeğin Beslenmesi Nasıl Olmalı ? Nelere Dikkat Edilmeli ?

İkinci Ayda Bebeğin Beslenmesi

İkinci ayını doldurmuş çocuklarda sütün ve yoğurdun sulandırma oranları biraz düşer. Birinci ayda bire bir sulandırılırken, ikinci ayda artık sulandırma işlemi iki bardak süt ve yoğurda bir bardak su şeklindedir. Bu durumda aldığı besin miktarı daha yoğundur. Artık bebeğin mide ve bağırsak sistemi ile sindirim enzimleri daha yoğun sütü sindirebilecek seviyeye ulaşmışlardır. Daha fazla sıvı alabilmektedir.

Bebek besinlerinin şeker yerine pekmez ile tatlandırılmasına başlanabilir. Böylece sadece kalori sağlamakla kalınmaz, aynı zamanda demir bakımından oldukça zengin bir besin çocuğa verilmiş olur. Pekmezdeki demir kolay emilir. Pekmezin mide ve bağırsak sisteminin çalışmalarını düzenleyici etkisi vardır. Kabızlık sorununa etkin yararlar sağlar. Bu karışımın verilmesi günde 5-6 kez olmalıdır.

İkinci ayda çocuk için hazırlanan mamaların önemi çok büyüktür. Saf nişastalı besinleri kesinlikle çocuğa vermemek gerekir. Bazı anne ve babalar ne yazık ki nişastalı mamaların çocuk için daha yararlı olacağını zannetmektedirler. Zira, bu tip mamalar çocukların dış görünümlerinin iri olması nedeniyle sağlıklı görünmelerine neden olurken, ne yazık ki çocuklar beslenme bozukluğu içindedirler. Bunun yerine bebeklere ya özel olarak hazırlanmış bebek mamaları ya da buğday, pirinç unu kullanılmalıdır.

Üçüncü Ayda Bebeğin Beslenmesi

Üçüncü ayda anne sütü emmeyen bir bebek için verilen süt ve yoğurdun sulandırılmasına gerek yoktur. Eğer anneler, uzun süre sulandırılmış süt verecek olurlarsa besinler yetersiz olacak, bebekte beslenme bozukluğu ortaya çıkacaktır.

Anne yeterince bebeğini emzirememekte ise anne sütüne ek olarak bebeklere günde beş bardak süt ya da beş bardak kadar da yoğurt verilebilir. Bunların sulandırılmasına gerek yoktur. Ayrıca verilecek olan süt ya da yoğurdun içine şeker ya da pekmez konulması gerekir.

Üç aylık bebeğe artık çorba verilebilir. Çorbalar içinde en önemlileri sebze çorbası, tarhana çorbası, mercimek ve un çorbalarıdır.

Dördüncü Ayda Bebeğin Beslenmesi

Bebek anne sütünü yeterince alamıyorsa o zaman ek besinlerin alınması gerekmektedir. Bebek için en önemli besin olan süt günde en az 6-8 çay bardağı içirilmelidir. Bunun yerine bütünüyle yoğurt verilebilir. Günde bir kez muhallebi, bir kez de çorbalardan herhangi biri verilebilir. Bebeğin yeterli vitamin alabilmesi için öğünlerde meyve püresi veya suyu da eklenir.

Bebek anne sütünü hiç ememiyorsa, sütün 8-9 çay bardağına çıkarılması gerekir. Buna ilave olarak çorbaları, meyve püreleri ve suyu ile değişik türdeki mamalar verilebilir.

Anne yeterince emziremiyor ve bebek o yaş için gerekli kiloya ulaşamıyorsa ek besinler vermeye devam edilmelidir. Büyün bu aylara kadar anne sütü emebilen ve yeterince anne sütünden yararlanan bebekler için fazladan büyük katkılara gerek yoktur. Biraz meyve suyu yada püresi yeterli olabilir. Meyve ezmelerinin yararı posalı yiyeceklere geçiş içindir.

Bebek, yemesi gerektiği kadar değil başlangıçta kendi istediği kadar yemelidir. Eğer büyük bir direnme gösterirse onu aç bırakarak annenin istediği besine alışacağı zannedilmemelidir. Bir süre unutturup tekrar çok daha az oranda yavaş yavaş yeni besinlere alıştırılmalıdır. Bu ayda bebeğe ek bir takım besinleri daha fazla vermeye başlanmalıdır.

Beşinci Ayda Bebeğin Beslenmesi

Bu aylar, kansızlık ve demir eksikliği bakımından tehlikenin başladığı aylardır. Bebeğin demir yönünden zengin olan pekmez, et, karaciğer, tavuk ve baklagiller gibi besinleri yemesi gerekir. Bebek için bu besinlerin özel olarak hazırlanması gerekmektedir. Ayrıca koyu yeşil renkli sebzeler de demir yönünden zengin olduğu için zaman zaman bunlarda verilmelidir.

Yağsız dana kıyma çorbalara katılarak bebeğe verilir. Karaciğerin zarı soyulduktan sonra iyice ezilir. Haşlandıktan sonra az miktarda başlayıp zamanla çoğaltarak verilir. Kuru baklagiller mineral ve protein bakımından zengin besinlerdir. Kuru baklagillerin gaz yapmamaları için kabukları önceden çıkarılmalıdır. Bunlardan kırmızı mercimek suda bekletilerek yumuşamasını beklemeye gerek yoktur. Ayrıca çorbada çok az sıvı yağ kullanılmalıdır.

Bu  gibi baklagillerin hazırlanarak diğer çorbaların içerisine azar azar ilave edilerek yedirilmesi de mümkündür. Daima ilk denenen yiyecek konusunda ölçülü olmalıdır. Gereksiz yere bebeği zorlamamalıdır. Bu besinlere alıştırılırken zorlanırsa ileride hiç yemeyebilir. Bu gibi durumda sabırlı ve akıllı davranmalıdır.

Bebeğe, bu ek besinleri almakla birlikte günde yaklaşık bir litre de süt verilmesi gerekmektedir. Süt yerine yoğurt da verilebilir.

Altıncı Ayda Bebeğin Beslenmesi

Anne sütü yeterli olmakla birlikte bu ayda anne sütü emen bebekler diğer besinlere de alıştırılmalıdır. Onların da büyüklerin dünyasında yenilen besinlerin tadını almaları gerekmektedir. Ama, süt daima bebeğin beslenmesinde önemli bir yer tutmaktadır. Bu ayda çocuğa yavaş yavaş birkaç emzirme yerine süt ile yoğurt vermeye başlanmalıdır. Başlangıçta verilen süt ve yoğurda su katılmalıdır. Ek besinler bebeğe verilirken kaşık kullanılmalıdır.

Anne sütünden diğer süte geçen bebeklerde sütün bir süre sulandırılması, giderek su miktarının azaltılması ve sonraları ise sulandırılmamış süt verilmelidir. Meyve püresine bu aylarda devam edilmelidir. Meyce suyu alabilir. Ayrıca sebze çorbaları, sakatat ezmeleri, bir takım kuru baklagillerden çorbalar, ezmeler halinde hazırlanarak bebeğe verilmesi bebeğe yararlı olacaktır. Hiçbir zaman bir bebeğin bu besinlere birden alışması istenilmemelidir. Aksi takdirde bebeğin beslenmesinde bunların alıştırılması çok zaman alacaktır. Zaten verilecek miktar çok fazla değildir. Anne sütünün yeterince emilmesinden sonra belirli öğünlerde bu ek besinlerden azar azar verilmeye başlanmalıdır.

Bu ayda bebeğe yumurta sarısı haşlanıp verilebilir. Yumurta akının alerjik bir takım etkileri olabileceği gibi bazı sindirim güçlükleri de oluşturmasından dolayı, yumurta akının verilmesi 8. Ve 9. Aylara kadar ertelenebilir. Yumurta sarısı çok azdan başlanarak giderek artacak biçimde verilmelidir.

Bu ayda bebeklerin sebze çorbalarının içerisine bir miktar pirinç ya da bulgur eklenebilir.

Yedinci Ayda Bebeğin Beslenmesi

Anne sütü alamayan bebeklere günde bir litreye yakın süt ya da yoğurt verilmelidir. Ek besinlere de devam edilmelidir. Süt, bu ayda da bebeğin temel besinidir.

Bazı anne babalar bebek diğer besinleri yemeye başladıktan sonra süte artık gerek kalmamış gibi davranmaktadır. Zira süt bebeğin vazgeçilmez gıdasıdır. Bebeğin gelişmesi, zekası ve sağlığı olarak önerilen miktarda sütü içmesine bağlıdır. Çocukluk yaşlarında verilmeyen bazı temel maddeleri büyüdüğünde alsa dahi sağlığının düzelmesi zordur.

Sekizinci Ayda Bebeğin Beslenmesi

Sekizinci ayda anne sütü alan bebeklere ak yoğurt ve süt vermeye, ayrıca sebze çorbalarından karaciğer ezmelerinden, kuru baklagillerden vermeye devam edilmelidir. Yavaş yavaş safraya kurulan yiyeceklerden de tatmaya başlayabilir. Yemek sularının fazla besleyici değeri olmadığından yemeğin taneli kısımları çatalla ezildikten sonra yavaş yavaş verilebilir. Et, yağsız olmak şartıyla ateşte kızartılan köfteler bebeğe verilebilir.

Bu ayda da günlük olarak bir litreye yakın süt verilmesi gerekmektedir. Anne memesi emmeyen bebekler için süt vazgeçilmez bir besindir. Bebeğin sütünün kesilmemesi hiçbir zaman unutulmamalıdır.

Dokuzuncu Aydan Sonra Bebeğin Beslenmesi

Bebeğin temek besininin süt yada yoğurt olduğu bu aydan sonra da akıldan hiç çıkarılmamalıdır. Süt ya da yoğurt kesilirse bebeğin, ek besinleri ne kadar alırsa alsın dengeli beslenmesi sekteye uğrayacaktır. Anne sütü ememiyorsa dışarıdan süt ya da yoğurt alması gerekir.

Artık anne sütüne ek olarak iki yemek kaşığı kadar kuru bakla, makarna, pirinç veya iki kaşık sebze çorbası ile büyüklerin sebze yemeklerinin ezmelerinden ve bir bütün meyve ezmesi yemelidir. Her zaman mevsiminde kolay bulunabilen besinler olmasına dikkat edilmelidir.

Ayrıca bu aydan sonra da balık ve tavuk eti de ezilerek verilebilir. Haftada birkaç kez yumurta yiyebilir. Bu ayda yumurtanın beyazına yavaş yavaş alışması gerekir.

Bir-iki Yaşlarındaki Çocukların Beslenmesi

Bir yaşından sonra anne sütü çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaz. Annenin salgıladığı sütün miktarında da önemli miktarda azalma olmakla birlikte, içerisindeki maddelerin bileşimi de değişmektedir. Ek besinlere zamanında başlanarak alıştırılmış bebek, bir yaşından sonra sağlıklı olarak beslenebilecek düzeye gelmiştir. Gerekli besin maddelerine alıştığı için kolayca bunları yiyerek beslenmesini sürdürecektir. Artık çocuğun memeden de kesilmesi gerekmektedir. Çocuk memeden kesilmeden önce söz konusu ek besinlerin tadına ve alınmasına alışmış olmasında yarar vardır.

Bu yaşta çocuğun öğünleri büyüklerin ki ile sınırlı olmamalıdır. Büyüklerden bir-iki öğün fazla yemelidir. Onların kolayca alabilecekleri şekilde hazırlanan besinlerin hazırlanması esnasında gerekli temizlik kurallarının yerine getirilmesine özen gösterilmelidir.

Çocuğun üç-dört bardak süt ve en az bir –iki bardak yoğurt alması gereklidir. Bunların yanı sıra sütlaç, muhallebi gibi yiyecekler de verilebilir. Hazırlanan sebze yemeklerine katılan kıyma ile yemeğin besin değeri artırılabilir. Tahıllar, kuru baklagiller de çocuğun besinleri arasında önemli bir yer tutmaktadır. Aynı zamanda beyaz peynir ve diğer sür ürünlerine de alıştırılmalıdır. Bunların miktarı çok fazla olmamalı, çocuğa yavaş yavaş verilmelidir. Günde bir dilim beyaz peynir çocuğa yeter. Tek cins besin yerine bir öğünde bir dilim beyaz peynir ya da yumurta, pekmez ve bir çay bardağı süt verilebilir.

Büyüklerin yediği yemeklerin suyu değil, taneli bölümleri küçük parçalar halinde çocuğa yedirilir. Ayrıca meyvelerin kabuğu soyularak eline verilirse zevkle kemirecektir.

Çocuklara verilecek besinlerin iyi pişirilmesi gerekir. Pişirilen yemeklerde genellikle sıvı bitkisel yağ kullanılmalıdır. Katı bitkisel yağların kullanılması çocuğun ilerleyen yaşlarında damar hastalıklarına zemin hazırlamakta ve sindirimi daha güçleştirmektedir. Bitkisel sıvı yağlar ise kaliteli olmalıdır, ayrıca yemeklerde gereğinden fazla kullanılmamalıdır.

Yorum yapın