Bertrand Russell Kimdir ?
Aristokrat kökenleriyle başkaldıran yaşam tarzını birleştiren Russell felsefe dışında nükleer silahlanmadan Vietnam Savaşı’na,pasif direnişten savaş suçları karşıtlığına kadar her alanda aktif çalışmış ve 1950 Nobel Edebiyat Ödülü’nün de sahibi olmuştur.
Bertrand Russell (okunuşu: Börtrand Rasıl) 18 Mayıs 1872 tarihinde Trelleck (Galler) ‘de doğdu.Hem anne,hem baba tarafı aritokrat ailelerdir.Bertrand üç yaşındayken yetim kaldı.Özel okula gönderildi e mükemmel Fransızca ve Almanca öğrendi.1890 yılında Cambridge’de Trinity College’a başladı.
Russell 20. Yüzyılın ‘’idealizme karşı başkaldırı’’ felsefesinin öncülerinden biri olmuş ve Gottlob Frege ve Ludwig Wittgenstein’la birlikte ‘’analitik felsefe’’nin kurucularından biri olarak kabul edilmiştir.Savaş karşıtı ve anti-emperyalist kimliğini her zaman öne çıkaran Russell bir aydın sorumluluğuyla hem Nazizme,hem Stalinizm’e,em nükleer silahlanmaya,hem de Vietnam’daki Amerikan İşgaline karşı sesini yükseltmeyi bilmiştir.
Mantık ve matematik alanında çığır açan çalışmalar gerçekleştiren Bertrand Russell,Alfred North Whitehead’le birlikte Principia Mathematica adlı ünlü matematik kitabını yazmıştır.O matematiksel mantık alanındaki çalışmalarını daha sonra felsefe alanına yansıtmış ve bu çerçeve içinde mantıksal atomculuk öğretisini geliştirmiştir.Buna göre,Russell sisteminin en basit tümcelerine ‘’atomik önermeler’ adını vermiş ve bu önermeleri,daha karmaık tümcelere karşılık olan ‘’moleküler önermelerden’’ ayırmıştır.O moleküler önermelerin birbirlerine’’ve’’,’’veya’’,’’ise’’ ve ‘’ancak’’ gibi mantıksal eklemlerle bağlanan atomik önermelerden meydana geldiğini söylemiştir.
Russell’ın Bilimden Beklediklerimiz adlı yapıtı 1948’de yayımlandığında saygıyla karşılanmış ama pek sıcak bir kabul görmemişti. Bunun bir nedeni bilgi kuramı konusunun artık fazla ilgi çekmemesi,bir başka nedeni de II.Dünya Savaşı’nın yarattığı ortamdı.Büyük düş kırıklığına uğrayan Russell o sıralar felsefeyi etkileyen linguistik akıma da yatkınlık duymuyordu. Felsefi Gelişimim (1959) adlı kitabıyla birkaç makale yazdıysa da bu dönemde artık felsefeden çok uluslararası siyasete yöneldi.
1954’te BBC’de yayınlanan ünlü İnsanın Sorumluluğu adlı konuşmasında Bikini Adası’ndaki hidrojen bombası denemelerini lanetledi. Bunu Nobel Ödüllü bilim adamlarının tepkisini dile getiren Russell-Einstein bildirisi ve her ikisine de başkanlık ettiği Doğu ve Batı dünyasından bilim adamlarının katıldığı 1. Pugwash Konferansı (1957) ile 1958’de başlatılan Nükleer Silahsızlanma Kampanyası izledi. 1960’ta grubun başkanlığından ayrılarak kitlesel pasif direniş eylemleri düzenlemeyi amaçlayan,daha militan yaklaşımlı 100’ler Komitesi’ni oluşturdu.
Russell 1961’de karısıyla birlikte önderlik ettiği kitlesel oturma eylemleri yüzünden iki ay hapis cezasına çarptırıldı,ama sağlık nedenleriyle cezası yedi güne indirildi.Russell,Küba Bunalımı ve Çin-Hindistan sınır çatışmaları nedenyile devlet başkanları ve dönemin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri U-Thant nezdinde girişimde bulunabilecek enerji ve kararlılığı gösterdiği 1962 yılında 90 yaşındaydı.Warren raporu’nun yayımlanmasından sonra Kennedy suikastini araştıran komiteye başkanlık etti.Bu arada barışa yönelik çabaları daha sistemli bir hale getirmek için 1963’te Bertrand Russell Barış Vakfı’nı ve Atlantik Vakfı’nı kurdu.
Russell felsefesinin tipik özelliği,kendisinin de kurucuları arasında sayıldığı modern biçimsel mantığı hemen her felsefe sorununda kılavuz bir yöntem olarak kullanmasıdır.1910’ların başlarında felsefi mantık alanında çalışmalar yapan Russell,gündelik dilin birçok kusuru olduğuna,bu kusurların da modern niceleme mantığının ışığı alanda gündelik dil önermelerinin mantıksal biçimlerini inceleyerek giderilebileceğine inanıyordu.
Bertrand Russell,2 Şubat 1970 tarihinde Marionetshire’deki (Galler) evinde soğuk algınlığı sonucu vefat etti ve yakılan cesedinin külleri (vaziyet üzerine) hiçbir dinsel tören yapılmadan Galler dağlarında çeşitli yerlere serpildi.