Zaman zaman televizyon programlarında veya sosyal medyada görüntülerine rastladığımız Saklıkent kanyonu, yaz-kış ziyaretçi akınına uğrayan ve içerisinden şırıl şırıl su akan oldukça uzun bir kanyondur.
Akarsuyun hızlı aktığı yerlerde rafting, suyun az olduğu kısımlarda ise yürüyüş yapılmaktadır. Saklıkent kanyonu uzunluk itibariyle dünyanın sayılı kanyonlarından biri olup bu nedenle ziyaretçilerin çoğu kanyonun başından sonuna kadar yürümemekte, yeteri kadar yürüdüğüne kanaat ettikten sonra geri dönmektedir.
Saklıkent kanyonuna safari turları da düzenlenmektedir. Saklıkent safari turları, Saklıkent kanyonunda yürüyüşün yanı sıra Yakapark şelalesi ve Tlos antik kenti gibi yerleri de kapsamaktadır.
Saklıkent’e girmek ücretli olup kişi başı 10 TL (2021 yılı itibariyledir. Öğrenci fiyatı ise yetişkinin yarısıdır.) ödenmektedir. Müze kart geçmemektedir. Çünkü burası Milli Park olduğundan para Tarım ve Orman Bakanlığı’na gitmektedir.
Saklıkent kanyonunun girişindeki akarsuyun akış hızı fazla olduğu için kanyon yürüyüşüne başlanacağı yere kadar ulaşmak için ahşap yürüyüş yolunu kullanmak gerekmektedir.
Kanyonun içine girdikten sonra ise tehlikeli sayılabilecek bir şey yoktur. Bununla birlikte kayıp düşmemek için dikkat etmelisiniz. Su ve çamur nedeniyle zemin kaygandır ve bu yüzden ayağınız kayabilir ve bir yerinizi kayalara çarpabilirsiniz.
Kanyon birbirini takip eden kıvrımlar halindedir. Oldukça derin bir kanyondur. Bu sebeple dışarıda hava sıcaklığı fazla bile olsa kanyonun içerisi nispeten daha serin olmaktadır.
Küçük çocuklar veya bastonlu ihtiyarlar haricinde kanyon yürüyüşü her yaştan kişi için uygundur.
Tabanda biriken çamuru şifalı diye üzerine süren veya çamurlu elleriyle kayalara iz bırakanlar zannedersem oldukça keyif almaktadır.
Saklıkent kanyonu sahil kesimine yakın olmadığı için Antalya ve Muğla gibi bölgelerde tatil yapan kişilerin birçoğu Saklıkent’e uğramadan, yerini bile öğrenmeden memleketlerine geri dönebilmektedirler.
Halbuki Saklıkent’e ulaşım o kadar zor değildir. Hatta Fethiye merkezden halk otobüsleri ile bile buraya gelebilirsiniz.
Saklıkent konum olarak;
Uzaklıkta bulunmaktadır.
Eğer tatilinizde Saklıkent’i de görmek isterseniz, tatil yeri olarak aşağıdaki yerlerden birini tercih ettiğinizde günübirlik olarak Saklıkent’i ziyaret edebilirsiniz.
Fethiye (Saklıkent’ten 46 km uzaklıkta, 50 dakika-1 saat sürede gidilir)
Kayaköy (Saklıkent’ten 57 km uzaklıkta, 1 saat 15 dakika sürede gidilir)
Ölüdeniz (Saklıkent’ten 52 km uzaklıkta, 1 saatte gidilir)
Patara (Saklıkent’ten 32 km uzaklıkta, 45 dakikada gidilir)
Kaş (Saklıkent’ten 64 km uzaklıkta, 1 saat 15 dakikada gidilir)
Kalkan (Saklıkent’ten 41 km uzaklıkta, 50 dakikada gidilir)
Göcek (Saklıkent’ten 71 km uzaklıkta, 1 saat 15 dakikada gidilir)
Dalyan (Saklıkent’ten 102 km uzaklıkta, 1 saat 45 dakikada gidilir)
Köyceğiz (Saklıkent’ten 108 km uzaklıkta, 1 saat 45 dakikada gidilir)
Marmaris (Saklıkent’ten 168 km uzaklıkta, 2 saat 30 dakikada gidilir)
Akyaka (Saklıkent’ten 144 km uzaklıkta, 2 saat 15 dakikada gidilir)
Saklıkent Muğla ile Antalya illerimiz arasında Muğla İli sınırları içinde kalmaktadır. Fethiye’ye de oldukça yakın (46 km) olmakla birlikte Muğla’nın Seydikemer ilçesi sınırları içerisinde kalmaktadır.
Antalya’nın ise Kaş ilçesine bağlı Patara plajına oldukça yakındır (32 km)
Saklıkent kanyonu uzunluğu 18 kilometredir. Bu uzunluk kanyonun toplam uzunluğu olup yürüyüş yapılan kısmı daha azdır.
Eğer Ankara, İstanbul ve İzmir gibi yerlerden geliyorsanız ve hava yolunu tercih ettiyseniz, Dalaman havaalanını kullanmanız uygun olur.
Eğer Saklıkent’e kara yolu gelmek istiyorsanız Fethiye veya Kaş üzerinden gelmeniz uygun olacaktır.
Eğer Saklıkent’e Dalaman havaalanından, Köyceğiz, Dalyan,Fethiye, Göcek, Kaş gibi yerlerden gelecekseniz kullanacağınız yol D400 karayoludur.
Dalaman havaalanından Saklıkent’e giderken önce Göcek yoluna (D400 karayoluna)gireceksiniz. Göcek’ten de Fethiye yoluna girerek Fethiye’ye kadar gidersiniz. Bundan sonra aracın navigasyonunu açsanız iyi olur. Fethiye Saklıkent arası 48 kilometre olup Kayadibi Köyü’ne doğru yol almanız gerekmektedir. Saklıkent Kayadibi Köyü’nü geçtikten bir süre sonra karşınıza çıkacaktır.
Eğer Fethiye’de iseniz Saklıkent’e toplu taşımayla da gidebilirsiniz. Saklıkent otobüsleri Fethiye merkezdeki caminin yanındaki otobüs duraklarından kalkmakta olup 1 saatte Saklıkent’e götürmektedir. Ücreti 20 TL’dir.
Saklıkent’e Kaş’ın Patara bölgesinden gidecekseniz aşağıdaki resimde gösterilen rotayı takip etmeniz gerekir.
Saklıkent yolu tehlikeli değildir. Aracınızın arazi aracı olmasına gerek yoktur, sıradan bir binek araçla gidebilirsiniz.
Yürüme yolu da yürüyüşü zor bir yol değildir.
Saklıkent kanyonunun tamamını yürümek isterseniz yaklaşık yürümek gerekmektedir. Ziyaretçilerin çoğu 20-30 dakika yürüyüp geri dönmektedirler. (20 dakika gidiş, 20 dakika dönüş)
Saklıkent kanyonu aslında bir fay çatlağının bir yansımasıdır. Bilindiği üzere depremde kırılan faylar bazen yeryüzünde de fiziksel çatlaklara yol açmaktadırlar.
Saklıkent kanyonunun toprak yapısı kalkerli ve kireç taşı kütleleri açısından zengin olup su tarafından aşındırılmaya müsaittir.
Fay çatlağının Eşen çayının bir kolu olan Karaçay’ın suları tarafından aşındırmasıyla Saklıkent kanyonu oluşmuştur.
Saklıkent’e giriş ücretlidir. Yetişkin 10 TL, öğrenci 5 TL’dir. (2021 itibariyle) Müze kart geçmemektedir.
Saklıkent kanyonunun tabanı su olduğu için terlik veya denizde giyilen lastik ayakkabılardan tercih edilmelidir. Eğer hazırlıksız geldiyseniz kanyon girişinde 30 TL’ye lastik ayakkabı satılmaktadır.
Altta şort, üstte tişört ideal kıyafetlerdir.
Saklıkent kanyonu bebek arabasıyla gezilecek bir yer değildir. Bebeğiniz var ise kucağınıza almalısınız. Yerler kaygan ve etrafta da kayalar olduğu için bebekle veya küçük çocukla bu kanyonu yürümek pek uygun değildir.
Kanyonun ağzındaki suyun akıntısı şiddetli olduğu için bebekle buradaki 20-30 metrelik yolu geçmek sorun olabilir.
Saklıkent kanyonunu sonuna kadar yürürseniz ormanlık alana çıkarsınız.
Saklıkent’e mayo ile de gelenler var ancak burada suya girilmemektedir. Çünkü suyun şiddetli aktığı yerlerde hem su soğuk hem de debisi yüksek olduğu için yüzülmez.
Yürüyüş yolunda ise su az olduğu için yüzülmez.
Geçenlerde influenza olduğumda OSEFLU ile birlikte NAC-C 900 kullanmıştım. Bu makalede NAC-C 900 hakkındaki yorumlarımı…
Dijital çağda, iletişimin sınırlarını aşan bir dönüşüm yaşanmaktadır. Küreselleşme ile birlikte, farklı dillerdeki içeriklere erişim…
Bu makalede Benpain trio gargara yutulursa ne olur sorusuna cevap vereceğim. Buna ilave olarak Benpain…
Bu makalede Oseflu 75 mg günde kaç kere kullanılır sorusuna cevap vermeye çalışacağım. İlacın iki…
Oseflu kullananlar arasında ben de varım ve bu makalemde ilaç ile ilgili bilgi ve deneyimlerimi…
Blue Inter, çağdaş dünyada sıkça karşımıza çıkan ve genellikle teknoloji ve iletişim bağlamlarında kullanılan bir…