İslam’a Göre, Hz. Muhammed’in Resmedilmesi Neden Yasak ?

Photo of author

By Bilgio.Net

İslam’a Göre, Hz. Muhammed’in Resmedilmesi Neden Yasak ?

İstanbul’da Ayasofya Müzesi olarak bilinen ihtişamlı ibadet yerinin tavanına baktığınızda, binanın tarihçesindeki evreleri anlatan iki farklı dini yaklaşım görürsünüz. Burada hem Hz. İsa, annesi ve diğer kutsal kişilerin resmedildiği en güzel Hristiyan mozaikleri; hem de Tanrı’nın kullarıyla resim ya da fiziksel yöntemlerle değil, yazılı ya da sözlü olarak iletişim kurduğu fikrinin sonucu olarak, kıvrımlı kaligrafik el yazısıyla yazılmış İslami sözler vardır. İslam tarihinin büyük bölümünde, canlı gibi görünen hareketli resimlere, özellikle de insan figürlerine, her şeyden önce peygamber Hz. Muhammed’i ya da Nuh ve İsa gibi önceki peygamberleri sembolize eden resimlere karşı derin bir hoşnutsuzluk söz konusudur. Hz. Muhammed’in resmedilmesinden daha büyük bir saygısızlık, bir sanatçının Tanrı’yı resmetmeye çalışması olarak görülebilir. Peki neden?

Bu tür inançların temelinde İslam’da putperestliğe, Allah ile kul arasına girebilecek ve Allah’ın varlığı ve birliğine dair inancı tehlikeye sokabilecek herhangi bir şeye karşı duyulan korku yatıyor. Kuran’da temsili resimler belirgin olarak yasaklanmıyor ama paganizm ve putperestlik hakkında yazılmış çok şey var. İslam, putlaştırılabilecek ve Allah’a tapınmaya gölge düşürebilecek her şeye karşı tedbirli davranıyor. Resmetmeye yönelik yasağa atıfta bulunan yazı, yani bir hadis, Hazreti Muhammed’in Müslümanlarca büyük değer verilen, genel kural niteliğindeki sözleri ve davranışları. Bu hadislerden birinde Hz. Muhammed’in resim yaparak geçinen bir adamı sertçe uyardığı söyleniyor. ‘’ Resim yapan kişi cezalandırılacak ve ondan resme ruh vermesi istenecek, tabii ki o da bunu yapamayacaktır.’’ Bu da bir insanın Allah rolünü üstlenmeye çalıştığı anlamına gelir ve bu kişi her koşulda başarısızlığa mahkumdur.

Bu inanç, dünya Müslümanlarının büyük çoğunluğunu oluşturan Sünniler arasında, özellikle de Suudi Arabistan’a egemen Vahabiler gibi tutucu Müslüman gruplarda daha çok rağbet görüyor. Şii İslam, Hz. Muhammed dahil, insanların resmedilmesine daha ılımlı. Bu farklı anlayış da İslam Devleti’ndeki aşırı Sünni grupların heyecanını körüklüyor ve Şiilerin mezarlarını, heykellerini tahrip etmelerine yol açıyor. Bu yaptıklarını, dinlerini putperestlikten arındırma niyetine dayandırıyorlar. Buna karşın, Irak Şiilerinin lideri Ali Hüseyni Sistani, saygı çerçevesinde ve kaideye uygun yapılması halinde, Hz. Muhammed dahil insanların resmedilmesinin kabul edilebilir olduğunu savunuyor.

Resmetmeye yönelik mutlak bir yasak yok. Hz. Muhammed dahil insan figürlerinin portreleri hem Sünni hem Şii hükümdarlar döneminde yapılan Pers minyatürlerinin ana eksenini oluşturuyor. Artık insanların resmedilmesine yönelik dini yasak, pek çok Müslüman ülkede filmlerde, ekranda ve siyasi propaganda afişlerinde insan figürlerine yer verilmesiyle değişti. Arap ülkelerinde dahiyane bir uzlaşma yolu bulundu. Örneğin trafik levhalarında, başsız bir insan resmi yaya yolunu gösteriyor. Kısmen bir üst dini kademede ( örneğin Hristiyan-Müslüman tartışması olması durumunda), bazen Hz. Muhammed’in resimlerle ilgili hoşnutsuzluğunun istisnaları olabileceği ileri sürülüyor. Hayatının aktarıldığı bir hikayede, Kabe’ye gittiği, oranın putlarla dolu olduğunu görüp hepsini kırdığı anlatılıyor. Yok etmediği sadece iki resim kaldığı, halktan gizlenen bu resimlerin İsa’nın ve Meryem Ana’nın resimleri olduğu söyleniyor.

Yorum yapın