Siğil ( Verruka ) Nedir ? Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?

Photo of author

By Bilgio.Net

Siğil ( Verruka ) Nedir ? Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?

Siğile tıp dilinde verruke denir. HPV ( human papilloma virüs ) deride iltihap oluşturarak siğile neden olur. Siğiller iyi huylu oluşumlardır. HPV’nin çeşitli tipleri mevcut olup bazı tipleri kansere neden olabilir.

Siğiller direkt temas ile bulaşır. Ortak kullanılan hamam, havuz gibi yerler ve havlu, terlik gibi eşyalarda da bulaşma söz konusudur. Genital bölgedeki siğiller ise cinsel yolla bulaşmaktadır.

Siğiller çocuk ve gençlerde daha sık görülür. Deride kesik, çizik şeklinde yaralanmalar mevcutsa bulaşma daha kolay olmaktadır. Tırnak yeme alışkanlığı olanlarda sık görülür. Genital bölge siğilleri ise çok eşli, korumasız ilişki durumlarında sıktır. AIDS gibi bağışıklık sistemi zayıflatan bir hastalık varsa virüs kolay bulaşır ve yayılır.

Siğil virüsü bulaşınca, deride siğil oluşturması için belli bir süre geçmesi gerekir. Ortalama 5 ay sonra siğil oluşur. Bu süreye kuluçka dönemi denir. Hasta bu dönemde virüsü bulaştırır.

Siğillerin Bulgu, Belirti ve Yakınmaları Nelerdir ?

El, el parmakları, ayak, ayak parmakları, tırnak çevresi, diz, kollar ve bacaklarda sıklıkla yerleşen kabarık, yüzeyi pütürlü, deri renginde olan lezyonlardır. Yaygın görülen bu siğil türüne verruka vulgaris denir. Tırnak yeme alışkanlığı olanlarda, dudak ve dilde siğil çıkabilir. Siğiller vücudun her yerinde çıkabilir. Ayak tabanında çıkan siğiller genellikle sayı olarak fazla olup nasırla karıştırılabilir. Üzerine basınca ağrı yaparlar. Düz görünümlü siğiller olabildiği gibi ipliksi görünümlü sağlı siğillerde bulunur. Dudak, burun kanadı ve göz kapağında çıkarlar.

Genital bölge siğilleri birden fazla odakta kitleler halinde bulunur. Kadınlarda rahim ağzı kanserine neden olabilir. Ağız içi, makat yerleşimli olanlar kanserleşme eğilimi gösterebilir.

Siğilin görülmesi tanı için yeterlidir. Gerekirse tanı için asetik asit uygulaması yapılır.

Siğillerin Tıbbi Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?

Bazı kişilerde siğil kendi kendine gerileyebilir. Tanı konduktan sonra siğilin yayılmaması için tedavisi yapılmalıdır.

Uygulanan tedaviler virüse yönelik değildir. Tedavi, oluşan lezyonları yok etmek için uygulanır. Salisilik asit içeren solüsyonlar siğil üzerine çok etkili olmadığı gibi düzgün kullanılmadığı takdirde siğil çevresindeki sağlam deriyi aşındırır. Siğilin elektrokoterizasyon ile yakılması, kriyoterapi ile dondurulması ve lazer tedavisi seçenekleri mevcuttur.  Hastanın bağışıklık sistemi güçlüyse siğilden tek seansta kurtulabilir. Bazen uzun süren tedavilerde sonuç alınabilir. Ameliyatla siğilin alınması da mümkündür.

Siğillerde Beslenme Şekilleri Nelerdir ?

Meyve ve sebzeden zengin beslenen kadınlarda HPV ile ilişkili rahim ağzı anormal değişiklikler ve displazi görülme riski belirgin olarak azalmaktadır. Koruyucu etki özellikle koyu sarı/turuncu renk sebzelerde ve domateste bulunur.

Siğillerde Yaşam Tarzı Değişiklikleri Nelerdir ?

Sigara içilmesi, rahim ağzında HPV ile ilişkili anormal değişikliklerin görülme riskini, var olan anormalliklerin daha kötüleşip kanserleşme riskini arttırır. Sigara içilmesinin bırakılması ve pasif içiciliğin engellenmesi rahim ağzı kanseri riski olduğu kadar birçok sağlık sorunu açısından yararlıdır.

Özellikle erken yaşta cinsel ilişkiye başlanması veya çok sayıda cinsel ilişki partnerinin bulunması da rahim ağzında anormalliklerin gelişmesi riskini artırmaktadır. Bu tür riskli davranışlardan uzak durulması, prezervatif veya diyafram gibi bariyer yöntemlerinin kullanılması rahimağzında anormal değişikliklerin görülme riskini azaltır.

Ciltte kesi veya yaralar olması, bu bölgeden deri içine yüzlerde HPV mikrobunun girip yerleşmesine neden olur. Özellikle bu tür yaralanmalar varken havuz, hamam veya toplu kullanılan bu gibi yerlere girilmemelidir. Kadınlarda, özellikle bacaklarında tıraş ettikleri bölgedeki kesiklerde siğil gelişme riski bulunur. Kadınların özellikle bacak aralarını tıraş ederken dikkatli olmaları, ufak bir sert müdahalede kesik olabileceği unutulmamalıdır. Bacak bölgesinde cinsel sahaya yakın yerde tıraşa bağlı olan kesikler cinsel aktivite sırasında buraya HPV mikrobunun yerleşmesine neden olabilir.

Cinsel bölgeye temas dahil cinsel ilişki bacaklar arasında HPV yerleşmesine neden olabilir. Kondom kullanılması bu riski azaltabilir. Fakat cinsel bölgede siğil varsa, kondom kullanılsa da eşler arasında bulaşma olabilir. Erkekler ve kadınlar bacaklar arasında cinsel bölgeye yakın yerleşen siğilden korunmada HPV aşılarından yardım alabilir. Fakat 26 yaşın üzerindeki kişilere önerilmemekte, cinsel aktif çağdan önce erkek ve kız çocuklarına tavsiye edilmektedir.

Bacakların arasındaki deride HPV bulunan bölgeye temas eden nesneler mikrobu başka yerlere taşıyarak bulaştırırlar. Eğer bu bölgeye temas eden el hemen yıkanmaz ise parmaklar arasında siğil gelişebilir. Benzer şekilde, havlu, çarşaf ve giysileri ortak kullanan kişilerde birbirlerine HPV bulaştırabilir. Siğili olup banyo ve küvette oturup duş yapan kişiden sonra aynı bölgeye oturan kişide bulaşma olabilmektedir. Bu nedenle, hijyen kurallarına ve kıyafetlerin ortak kullanılmamasına dikkat edilmelidir.

Siğilin kaşınması yayılmasını arttırır. Bu nedenle, siğil fark edilir edilmez dermatoloji doktorundan yardım alınarak tedavi planlanmalıdır.

Siğilde Önerilen Besin Takviyeleri

  • Çinko : Yapılan bir çalışmada, 2 ay boyunca dahilen verilen çinko sülfat desteği ile hastaların büyük çoğunluğunda siğiller tamamen kaybolmuştur. Günde en fazla 135 mg çinko takviyesi yapılmıştır. Ancak yüksek miktarlarda çinko takviyesi hekim kontrolünde ve tavsiye ile alınmalıdır. Bulantı, kusma ve karın ağrısı gibi yan etkileri görülebilir.
  • Koenzim Q 10, E vitamini, selenyum ve metiyonin desteği : HSV veya HPV gibi virüslere bağlı süreğen, tekrarlayıcı mukoza ve deri enfeksiyonlarının tedavisinde besinsel destek yaklaşımı, pleseboya göre iyileşmeyi hızlandırırken tekrarlama riskini ise azaltmıştır. Seçilmiş desteklerin yararlı olabileceği ileri sürülmüştür.

Siğilde Önerilen Bitkisel İçerikli Takviyeler

  • Sarımsak : Bir diş sarımsak ikiye kesilir. Düz tarafı ile her gece siğillerin üzeri ovulur ve bir yara bandı ile kapatılır. Sabahları yara bandı çıkarılıp yıkanır. 9 haftalık bir uygulama sonucunda siğillerin tamamının kaybolduğu bir çalışmada bildirilmiştir.
  • Soğan : Taze ve kuru soğanın sıkılması ile elde edilen su siğiller üzerine sürülür.
  • Kırlangıç Otu : Taze sütü siğiller üzerine günde 1 kez sürülür ve kurumaya bırakılır.
  • Sütleğenptu : Sütü, haricen siğillere karşı kullanılır. Taze bitkiden elde edilen süt her gün siğiller üzerine 1 defa sürülür. Bir kaynakta, siğillerin 1 hafta içinde kaybolduğu bildirilmiştir.
  • Lahana : Kırmızı lahananın gövdesi üzerine bir bıçak ile yapılan çizikten akan usare siğiller üzerine sürülür.
  • İncir : Taze incir sütü günde 1 kez siğiller üzerine sürülür.
  • Propolis : Ağız yoluyla propolis verilen, genital veya deri siğili olan kişilerde 3 aylık randomize çalışma sonucunda iyileşme oranı % 73-75 bulunmuştur.
  • Yeşil çay : Cinsel bölgede yerleşen siğillerin tedavisinde yardımcıdır. Sinokateşin, siğil bölgesine günde 3 defa maksimum 6 hafta uygulanmaktadır.
  • Podofilin : Topikal sitotoksik bir ajandır. Genital siğillerin ve diğer papillomaların tedavisinde kullanılır, siğillerin tedavisinde kriyoterapiye alternatif olarak önerilir.
  • Bu tedavi hafta bir olmak üzere yaklaşık 6 hafta uygulanır. Yalnızca haricen, doktor önerisiyle kullanılmalıdır. İlaç uygulanırken çevre dokuların etkilenmemesi özellikle dikkat edilmelidir. Çevre cilt dokusu petrolatum ( vazelin ) kullanılarak korunmalıdır. Her tedavi sırasında 1-2 ml’den fazlası kullanılmamalıdır. Bir pamuk aplikatör veya kürdan kullanılarak ilaç dikkatlice lezyon üzerine uygulanır. Yeni bir uygulamadan önce kuruması beklenir. İlk uygulama sırasında uygulanan preparat lezyon üzerinde 1 saat kalmalı ve sonrasında yıkanarak uzaklaştırılmalıdır. Bu ilk uygulama iltihabi reaksiyona neden olmamışsa ve ağrılı değilse sonraki uygulamalarda, yıkanmadan önce lezyon üzerinde 4-6 saat bekletilebilir. Sonrasında, su ve sabun kullanılarak ortamdan uzaklaştırılır. Gerekli olduğunda tekrar eden uygulamalar 1 hafta aralarla yapılabilir. Bu sürede başarılı sonuç alınmazsa alternatif bir tedavi düşünülmelidir. % 0.5 podofilotoksin içeren alkol veya alkollü jeli ya da % 0.15’lik podofilotoksin krem benzeri şekilde kullanılır.
  • Podofilin’in gebelikte kullanılması kontrendikedir. Gebelikte tedavisi gereken vajinal, perianal veya anal bölgelerdeki siğillere, elektrodesikasyon, diyatermi, küretaj, cerrahi uzaklaştırma, sıvı azat ya dakuru buzla kriyocerrahi gibi alternatif yöntemler uygulanmalıdır.

Yorum yapın