Yüksek tansiyon belirtilerini ele alacağımız bu yazıda ayrıca yüksek tansiyonun vücuda verdiği zararlara da değinilecektir.
Yüksek tansiyon belirtileri halkımızca bilinen klasik şikayetlerdir. Sık sık baş ağrısı yaşanması, kalp ritminde düzensizleşme, sık sık burunun kanaması, kulak veya gözle ilili şikayetler, nefes alma şikayetleri yüksek tansiyonun çok bilinen belirtileridir.
Çoğu kişi kendinde tansiyon problemleri olabileceğini dik bir yokuşu tırmandığında veya asansör bozulduğu için birkaç kat çıkması gerektiğinde anlar. Yüksek tansiyonun ilk belirtileri fiziksel aktiviteler sonrası nefes darlığı veya sinirlenince kalp çarpıntısı şeklinde gösterir. Tok iken yerden bir şey kaldırma esnasında kulaklarınızın çınladığını veya gözlerde geçici kararma olduğunu hissederseniz tansiyonunuzun çıkmış olabilir. Bu bir kerelik değil de süreklilik arz ediyorsa yüksek tansiyon hastası olmanız kuvvetle muhtemeldir.
Maalesef çoğumuz yüksek tansiyonu başlı başına bir hastalık olarak değerlendirmediğimizden kalp krizi veya körlük gibi ciddi sorunlar yaşayana dek tedbir almamaktayız.
Yüksek tansiyon belirtileri
Her baş ağrısı yüksek tansiyon belirtisi değildir ama yüksek tansiyonu olan kişilerin baş ağrısı meyili yüksektir. Yüksek tansiyon bazen kendini tekrarlayan burun kanamaları ile gösterir.
Tedavi edilmeyen yüksek tansiyon kalp büyümesi, kalp yetmezliği gibi daha sonra ölüme götüren hastalıklara yol açabileceği gibi inme ve felç gibi yaşamı altüst eden krizlere de neden olur.
Yüksek tansiyon ile devam edilen hayat yolunun kalp krizi veya damarlara bağlı hastalıklar ile kesişme ihtimali yüksektir. Hele de yüksek tansiyon sekonder hipertansiyon yani başka bir hastalığın etkisi ile oluşmuş ise gerek kronik hastalığın vücuda verdiği doku hasarları gerekse de düzenli olarak kullanılan ilaçların yıpratıcı etkisi nedeniyle beslenme ve yaşam düzenine dikkat etmeyen kişiler için bu riskler çok yüksektir.
Ne yazık ki yüksek tansiyon başlangıç ve orta seviyede pek bir belirti vermeyen ancak ciddi boyuta yani kişiyi tedaviye muhtaç hale getirince şikayetlere neden olan bir hastalık olduğu için insanları, özellikle de yaşamını yüksek tansiyona göre düzenlemeyenleri zaman geçtikçe hastalıklar yumağına doğru itmektedir.
Yüksek tansiyonun yol açtığı organ hasarlarından biri de böbreklerde gerçekleşir. Böbreklerin işlevlerindeki bozukluk yüksek tansiyona yol açtığı gibi yüksek tansiyon da böbrekleri yavaş yavaş iflasa götüren bir sebeptir. Bu kısır döngünün kırılabilmesi için su alımının ihmal edilmemesi ve seçici beslenilmesi yani belirli gıdalardan uzak durularak beslenilmesi gerekmekedir. Yüksek tansiyon hastalıklarının başlıca uzak durması gereken maddeler tuz ve hayvansal/kimyasal yağlardır. Günümüzde suni yağların doğal yağlardan daha fazla zarar verdiği tespit edilmiştir. Bu nedenle yüksek tansiyon hastaları tuz tüketimini aza indirmeli ve zeytinyağı ile pişirilen yemekleri tercih etmelidir.
Yüksek tansiyona neden olan ve yüksek tansiyonun etkilerini artıran şeyler ise alkol ve sigaranın yanı sıra şişmanlık ve hareketsiz yaşamdır. Egzersizlerin düzenli yapılmaması, vücuda birden yüklenilmesi de yüksek tansiyon hastaları açısından bir risktir.