Eski zamanların birinde Çin ülkesinin ihtiyarlamış bir imparatoru vardı. Oldukça yaşlı olduğundan kendinden sonra ülkeyi yönetecek kişiyi şimdiden seçmesi gerekiyordu. Ülke yönetimini çocuklarından birine veya vezirlerden birine bırakabilirdi. Ama o farklı bir yol deneyerek ülkesindeki gençleri huzuruna çağırdı.
Gençlere içlerinden birini hükümdar seçeceğini söyledi ve hepsine birer tohum vererek o tohumun ekilmesini, sulanmasını ve bir yıl sonra tohumdan çıkan bitkiyi getirmelerini istedi.
Gençler arasında Ling de vardı. Ling kendisine verilen tohumu ekti suladı ama günler geçmesine rağmen tohum bir türlü yeşermiyordu.
Ling’in arkadaşları tohumlarının çimlendiğini ve büyüdüğünü anlatıyorlardı. Ama Ling’in tohumu çimlenmiyodu.
Bir yıl geçince Ling kendisine verilen görevi başaramadığını düşündü. Annesi ona yine de boş saksıyı saraya götürmesini söyledi. Elinde boş saksı ile saraya giden Ling diğerlerinin getirdiği çiçek ve fidanları görünce mahcup oldu.
Hükümdar kalabalığa doğru baktı ve elinde bitkisiz saksı olan Ling’i yanına çağırttı. Ling kendisinin öldürüleceğini düşünüyordu. Diğerleri Ling’le alay ediyorlardı.
İmparator kalabalığı susturdu ve yeni imparatorun Ling olduğunu söyledi. Herkes şaşırmıştı. Hükümdar neden Lİng’i imparator seçtiğini açıkladı:
-Bir yıl önce her birinize bir tohum verdim, onu ekip sulamanızı istedim ve bir yıl sonra da bana getirmenizi istedim. Ama sizlere verdiğim tohumların hepsi kaynatılmıştı ve dolayısıyla da filiz açmaları mümkün değildi. Ling hariç hepiniz, bana çeşit çeşit ağaçlar, bitkiler ve çiçekler getirdiniz. Tohumunuzun büyümediğini görünce size verdiğim tohumun yerine başka bir tohum ektiniz, içinizden sadece Ling, kendisine verdiğim tohumun olduğu saksıyı bana getirme cesaretini ve dürüstlüğünü gösterebildi. Bu yüzden yeni imparatorunuz o olacak.