Tansiyon düşüklüğü tedavi gerektirir mi

Photo of author

By Bilgio.Net

Tansiyon düşüklüğü tedavi gerektiren bir durum mudur, yoksa basit formüllerle geçiştirilebilir mi ? Bu soruyu tansiyon düşüklüğü nedeniyle, ölen, sakat kalan veya organ hasarı meydana gelenler var mı diye de sormak mümkündür.

Ani ve istemsizce başın dönmesi, görme yetisinin kaybolmaya başlaması ve ayakta duramayacak kadar dermansızlık gibi şikayetlerle kendini belli eden tansiyon düşüklüğü neden meydana geliyor önce buna bakmak lazım.

Ülkemizde genellikle yüksek tansiyon sorunları olduğu için tansiyon düşüklüğü ciddi bir sorun olarak algılanmaz. Acaba öyle mi?

Uzun süreli yatak istirahati olanların veya yaşlı olup da gününü pek hareketle geçirmeyenlerde tansiyon düşüklüğü görülebilir. Çünkü çok az hareket, dokuların daha az kana ihtiyaç duyması anlamına gelir. Bu nedenle kan basıncı düşer. Bu kişiler bir süre yattıktan veya uzun süre koltukta televizyon seyrettikten sonra ayağa kalktıklarında tansiyon düşüklüğü yaşayabilirler. Kafanın yukarı kalkması ve düşük kan basıncının yatan kişiye yeterli olmasına rağmen ekstra harekette basınçta revizyona gidilmesi gerekliliği geçici olarak beyne az kan gitmesine neden olur ve baş döner, göz kararır.

Böyle durumlarda ani tansiyon düşüklüğü kısa sürer ve ciddi bir tedaviye gerek yoktur. Uzun süre istirahat eden kişinin tansiyonunun normalden düşük olması da doğaldır.

Tansiyon düşüklüğünün sebebi her zaman bu kadar kolay izah edilemez. Trafik kazaları, sokak kavgaları veya spor yaralanmaları gizli iç kanamalara sebep olabilir. İç kanamalar kan kaybına, dolaylı olarak da kan basıncının düşmesine neden olur.

Açık havada günlük aynı tempoda çalışan ve aynı miktar su içen birisini düşünelim. Eğer hava sıcaklığı birkaç  derece yükselirse veya bir hastalık nedeniyle yüksek ateşi olursa bu kişi normalden daha fazla terleyecek ve vücudu susuz kalacaktır. Veya koçunuz size daha ağır antrenman yaptırmaya başladı. Böyle durumlarda su kaybına bağlı tansiyon düşüklüğü yaşanır ve su içmek dışında ekstra tedaviye de gerek yoktur.

Gebelik durumu var ise kişide tansiyon düşüklüğü olması için başkaca bir sebep aramaya gerek yoktur. Yediklerini içtiklerini hatta kemiklerindeki kalsiyumu bile karnındaki bebek ile paylaşan anne adayının hamileliğin ilk 24 haftası boyunca tansiyon düşüklüğü sorunları yaşaması doğaldır. Beslenmesine dikkat etmesi ve bol sıvı ve mineral alması dışında anne adayının başkaca bir tedaviye ihtiyacı yoktur. Fakat tansiyon düşüklüğü çok sık ve bayılmaya sebep olacak kadar şiddetli ise o ayrı.

Tansiyon düşüklüğü ciddiye alınması gereken bir işarettir. Özellikle bu işaret kalp sorunlarını gösteriyorsa ehemmiyeti daha fazladır. Tansiyon düşüklüğü kalp ve damar rahatsızlıkları nedeniyle oluyorsa öncelikle tedavi edilmesi gereken organ kalptir.

Tansiyon düşüklüğünün nedeni bazen endokrinolojik testler ile bulunabilir. Hormon üreten bezlerin komplikasyonu tansiyonun düşmesine neden olabilir. Mesela tiroid bezinin yetersiz çalışması, paratiroid hastalığı, adrenal yetmezlik bunlardan bir kaçıdır. Şeker hastalığına bağlı olarak da tansiyon düşüklüğü yaşanabilir. Bunlar tedavi gerektiren hastalıklardır.

Hiç başıma gelmez demeyin septik şok denilen akciğer, karın yada idrar yollarında meydana gelen enfeksiyonun kana karışmasına bağlı tansiyon düşüklüğü yaşanabilir. Septik şok nedeniyle bakteriler kan damarlarına zarar veren toksinler üretir ve bu tansiyonu düşürdüğü gibi yaşamı da tehdit eder.

Bazı alerjilerin tansiyon düşüklüğüne neden olduğu bilinmektedir. Fıstık veya arı sokması gibi alerjilerde, penisilin alerjisinde sadece tansiyon düşüklüğü yaşanmaz ayrıca nefes darlığı, kaşıntı, boğazın şişmesi gibi şikayetler görülür. Bu tür alerjiler bazen ölümcül sonuçlar doğurur. Bu tür alerjilerdeki tansiyon düşüklüğü çok keskin bir kan basıncı düşüklüğü şeklindedir.

Kalp ve beyin arasındaki iletişim bozukluğu olması halinde mide bulantısı, baş dönmesi ve bayılma şikayetleri ile gelen tansiyon düşüklüğü görülebilir. Genellikle gençlerde bu tür sorunlar görülür. Sebebi araştırılmalı ve ona göre tedavi edilmelidir.

Tansiyon düşüklüğünün sık rastlanan sebebi beslenme sorunlarıdır. Eğer B12 vitamini veya folik asit eksiği varsa buna bağlı tansiyon düşüklüğü görülebilir. Zayıflamak için diyet yapmak veya beslenmeye özen göstermemek böyle bir soruna yol açtığı gibi vücudu B-12 vitaminini sentezleyemeyen kişiler vardır. Bu kişiler tedavi olmalıdır.

Her ne kadar tansiyon düşüklüğüne neden olabilecek bir çok faktörü burada saysam da tansiyon düşüklüğüne neden olan başka şeyler de vardır. Mesela senkop hastalığı..

Eğer tansiyon düşüklüğünü sıkça yaşıyorsanız doktora gitmekte fayda var.

Acaba taşikardi miyim ?

Tansiyon düştüğünde hızlı nabız atışı, çarpıntı, bayılma, baş dönmesi ve halsizlik gibi şikayetler görülür. Benzer şikayetler taşikardide de görülür. Peki öyleyse taşikardi miyim ?

Taşikardi nabzın dakikada 100’den fazla atmasıdır. Bazen hızlı nabız ile düşük tansiyon arasında bağ kuramayanlar oluyor veya nabız ile tansiyonu karıştıranlar oluyor. Kısaca açıklayayım.  Nabız kalbin kanı dakikada kaç kere pompaladığıdır. Tansiyon ise pompalanan kanın damarlara uyguladığı basınçtır.

Taşikardinin bir türü olan atriyal taşikardi çocuklarda ve gençlerde fazlaca görülür . Kaygılı kişilik tipi dediğimiz stresle başa çıkmayan duygusal kişiler, alkol, sigara ve kahve bağımlıları risk grubudur. Tıbbi tedavi gerekmeyebilir. Bazen karotid sinüs masajı uygulamak gerekebilir. Bu ancak bir sağlık uzmanının uygulayabileceği bir masaj türüdür. Valsalva manevrası, göz çevresinde gözleri hafifçe bastırarak kapatmak, başı soğuk suya daldırma gibi tekniklerle taşikardiye çözüm bulunmaktadır.

Taşikardinin diğer bir türü olan sinüs taşikardisi kaygı, duygusal sıkıntı, korku ve yorucu hareketlerden sonra meydana gelir.

Taşikardinin başka bir türü olan ventriküler taşikardi genellikle ilaçların yan etkileri ve kokain kullanımıyla meydana gelir.

Yorum yapın